GARA BÖLGESİNE ŞEHİT DÜŞEN ASKERLERİMİZ İLE İLGİLİ BİLDİRİ

   ''Mısralarda da yazıldığı gibi savaş, onları karlı dağlara götürdü. Vatan evlatları da Türk bayrağının kızıllığında ısındı. Onlar; geçilmez denilen sarp kayalıklarda, kartalların yuva yaptığı yüksek zirvelerde çakal avına çıkan bozkurtlardı. Kutlu atalarının öğretisini mefkure saydılar. Neydi o mefkure? Hasta yatağında ölmeyi utanç saymak. Er meydanında mertçe dövüşerek toprağa düşmeyi kutsal bilmek.
Tan vaktinde Dünya’nın bir yarısı gün ışığı ile buluşur. Ama bu sabah ufukta şafak söktüğünde Türkiye’nin üzerine çöken kapkara bulutlardan Nuh Tufanı kadar su damlası yeryüzüne ulaşsa bile yürekleri kasıp kavuran od’u söndürmeye yetmeyecekti. 
  Memleket sevdasına sahip olanların yükleri ağırdır. Ölüm ile eğlenirler. Gerektiğinde mukaddes saydıkları değerler için can vergisi ödemeye razıdırlar. Türk ordusu, 2 bin yıldan fazladır karada harp etmektedir. Türk kahramanlık şiirine nice dizeler kanla yazıldı. Yazılmaya da devam ediyor. İnsanlık var olduğundan beri de namertler kaçıyor, mertler dayanıyor. Çünkü zaman denilen mefhum var olduğunda insanoğlu için yazılmış olan kurallardan bir tanesi de bu idi.
Türk ordusunun kavgası büyük mahşer gününe kadar bitmeyecek. Türk ulusu ile asırlık hesabı olanlar durmayacak. Ama buna karşılık Türk kahramanlık şiirine yeni sözler Türk baturları tarafından kazınacak. Yurdumuza göz koyanlar aşağılık birer yaratık olduklarından dolayı tabiatları gereği hainlik yapmaktan vazgeçmeyecek.  
Irak’ın kuzeyindeki cenk meydanında yiğitçe vuruşarak ve düşmanla göğüs göğüse çarpışarak can verenler ecdatlarının ruhlarını aziz kıldılar. 3 baba ‘’Vatan sağ olsun!’’ diyecek. Peki ya analar? Peki kınalı kuzularını kaybedenler? Onların içindeki fırtınayı, kasırgayı kendilerinden başka bilen tek varlık Allah’tır. Bizlerin gözlerinden süzülen iki damla yaş sadece. Türk analarının göz pınarları kuruyalı o kadar uzun zaman oldu ki…
   Her şehidin evi birer vatandır. ‘’İstikamet neresi?’’ diye sorulan soruya ‘’Kızıl elma’’ diye cevap veren Türk askeri bozkurttur. Çocukları dağlarda, vadilerde, şehirlerde, köylerde, kanyonlarda, yalçın kayalıklarda… kısacası vatanın her bir çakıl taşında şehadet şerbetini içen babaların kendileri yıkılmaz ve sarsılmaz kocaman sıradağlardır. Özünden bir parçaları Türk ordusuna emanet edip vuslatı bekleyen Türk anaları, sizler en yücelerdensiniz. Çok sevdiği, yârim dediği, bir ömür boyu bir yastığa baş koymayı ümit ettiği eşine kavuşamayan Türk kadınları, ‘’Cennette, birlikte olacağız’’ diyenlerdir. Ya hiç birbirini öpüp koklayamayan babalar ve çocuklar…
SÖZ BİTTİ!''

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EY YÜCE TÜRK MİLLETİ

MİLLİ ŞUURUN 3 ANA ÖGESİ: ‘’DİL-KÜLTÜR-TARİH’’